(03-11-2011, Saat:18:32)Lupara Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Özel kargolar (DHL,UPS,Fedex vb.) le ürününüz takılmaz ise,aldığınız ürün tek bir ürün, sizin veya ailenizin kullanımına mahsus ise sade bir vatandaş gibi gümrüğe çarığırılır, 75-1500 Avro arası bedelle gelen ürününüzün vergisi vezneye ödeyip,ürünü teslim alabilrsiniz.

Özel kargolardan uzak durmanızı önemle tavsiye ederim.
Uyarı ! Özel Kargo Sorunları

Bir kaç sefer "özel kargolardan uzak durmayı" söylemişsiniz. Bunun sebebi nedir?

Geçen yıl 500$ lık sipariş verdim, UPS aracalığıyla gönderildi. Ve tabi ki, takıldı. Önce gümrüğe gittim, beyanname doldurdum, vergisini ödedim. sonra da antrepoya gittim orada depo harcını ödedim ve ürünümü aldım.
Bu durum PTTde olsaydı bence daha kötü olurdu - daha PTTden bir posta göndermek için az kalsın sabah saatlerinden sıra tutmak gerek..kim bilir gümrükte beni nasıl beklitirlerdi...
Diğer yandan, muhtemelen PTT eve teslim bile yapmayacaktı...Ee, o zaman özel kargoya göre avantajı nedir ki ??

---

O yaşanmış acı hikayelere üzülüyorum...Tabi ki, ben de çok kızmıştım bu duruma - çünkü benim yerime işlemlerin yapılması için teklif ettiklerinde 150TL civarinda komisyon ücreti ve 2 vekaletme istediler (ki buna da noterde 70TL fiyat söylediler). Ama aynı anda bana kendim yapabileceğim de dediler. Ama asıl sorun şu ki, ben yabancıyım ve o yüzden böyle hakkım var mı yok mu ve işin zorluluk, kolaylık kısmına hakim değilim. Diğer yandan İstanbulda da ikamet etmiyorum. O yüzden bu konuyu araştırmak için gümrüğü, mali müşavirleri aradım. Bu konuda gümrük ve kimi mali müşavirler ben kendim yapamam dedi...bir kısmı olur dedi. O kadar sinir olmuştum ki, acaba üründen vaz geçsem mi diye düşünüyordum. Ben yine de 250TL fazladan ödememek için bu riske gittim - belgelerin gümrüğe gönderilmesini ve işemi kendim yapacağımı söyledim.
Belgeyi UPSden almak 2 dakika sürdü. Geri kalan işlem ise artık gümrük işlemleri idi. Diğer arkadaş gibi İstanbula 2 sefer gitmedim, taksi de kullanmadım, ama beyannamenin UPS tarafından doldurulması şansını yakayamadım ve bunun için dolduran şahısa komisyon ücreti ödedim.

Tabi ki, en sinir edici mesele bu antrepo ücreti idi...Onu adil bulmasam da, işin böyle yürüdüğünü kabul ettim. Ürün artık antrepoda 5. gün idi. ilk 3 gün içn 20Euro bedeli vardı, diğer günler için söylememiştiler telefonda. Yine orada da bana en düşük ücreti ödeme olanağı sağladılar ki bu da o zamanlar yalaşık 45 Tl yapıyordu.

Tabi bi de evinde oturup kapına gelmesini beklemek vardı...o kadar kargo parası veriyorsun üstüne üstlük bir de gidip kendin alıyorsun, hiç de hoş değil...ama bu durumun aynısı posta şirketi için de geçerli olacaktı - o kadar yol geldikten sonra "hadi ürünü şimdi benim evime kargolayın" demenin anlamı yoktur - tabi ki, gidip şubeden, depodan kendin teslim alacaksın.

O yüzden karşılşatığım durumdan sonuç olarak kargo ve posta yoluyla gönderim arasında farkın bir tek depo ücretinde olduğunu düşünüyorum.
Benim ürünüm zaten takılmalıydı gümrüğe. Ama eğer böyle yolsuzluklar varsa, belki de maliyeti düşük ürünlerin posta yoluyla gelmesi daha uygundur...

Eğer posta yoluyla gelseydi ithal beyannamesi doldurulmayacaktı mı?

Gerçi PTTden alım yapmadım, ama daim yurtdışı gönderimlerinde kullanıyorum. Aslında gönderilerim pahalı bir eşya değil, ama yine de memnunum - kargoların uçuk fiyatlarını ödemiyorum. Hiç bir zaman sorun yaşamadım ürünün yetiştirilmesinde. Ama bir keresinde alıcı gümrük ödemişti...ona kızmıştım.
Yurtiçi gönderimini ise sinirli buldum - çünkü ilk sefer yurtiçinde kargo gönderimi yapmam lazımdı - dediler 2 güne ancak yetişir 250 km mesafeden. Yurtdışına da 2 güne, İstanbula da ... Bu bana çok saçma gelmişti...

---

(11-11-2011, Saat:18:18)Lupara Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Yukarıda ki arkadaş neden İstanbul'a gitti biliyor musunuz? Çünkü bulunduğu il Sakarya ve Sakarya ilinde UPS'in işlem bürosu yok ! Adam işinden gücünden olup dünyanın masrafını yaparak İstanbul'a gidiyor. Yaptığın masrafa mı yanarsın,giden vakte mi yanarsın !
Eğer normal posta ile gelseydi ürün Sakarya Gümrük Müdürlüğüne sevk edilecek, alıcı gidip tek bir vezneden vergisini ödeyecek ve paketi teslim alacaktı.
Anlatmak istediğim şu: Kolayı,ucuzu varken neden bu zorluk ve kazıklanma?

Önceki mesajta belirttiğim gibi ben de İstanbul ili dışında oturuyorum... Sakarya Kocaeli şubesine bağlıdır...Ve bence durum şube olup olmamasına bağlı değil - sonuçta alıcıyı İstanbulun ta neresine göndermektense en yakın şubeye gönderebilirlerdi. Buradan çıkardığım sonuç şu ki, şube olmuş olsaydı bile yine de İstanbula gitmek zorunda bırakacaktılar.
Ama eğer PTT böyle bir kolaylık sağlıyorsa...bu gerçekten de büyük bir avantajdır ve tercih sebebidir.

(11-11-2011, Saat:18:18)Lupara Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Tekrar yazıyorum, normal posta ile gelen kişisel kullanımanıza mahsus,ticari mahiyette olmayan ürün için şayet gümrüğe çağırılırsanız asla beyanname doldurmanız istenmez. Vergisi var ise vergisini, yok ise 2 TL ardiye ücreti ödeyip çıkarsınız. Normal prosedür budur.

Diğer yandan - ithal beyannamesi durumunu benim kafamı karıştırdı.
O zaman peki nasıl oluyor da, özel kargo ile gelirken bu beyannameyi istiyorlar...? PTT istemiyor da, Özel kargo mu istiyor? Bu belki de Özel kargoyla PTTnin işlem mekanizmaları arasında olan farklılıktan doğmaktadır, ve bu durum özel kargoların kendi istekleri dışında olan bir şeydir - söyleceğim ama, bir taraftan da sizin söylemiş olduğunuz gibi - "bizi zorla beyanname" doldurtturuyor olabilirler. Çünkü o malı almak için depoda bizden beyanname istenmektedir. Bu yönden baktığımızda belki de aslında gereksiz bir işlemdir.
Buradan da 2 soru kafama takılıyor:
1) O zaman niye gümrük şubesi bu konuda susuyor? Yoksa aralarında gizli anlaşmaları mı var...?
2) Beyanname doldurarak ithal etmekle, PTTde vergi ödemek arasında maliyet açısından fark mıdır? Varsa ne kadar. [Bence yoktur, ama fark olmasa bile, o kadar masraf edip Istanbul'a gitmek yerine kendi ilinde rahatca almak artık koskoca rahatlık ve maliyetsizliktir)

Bu şerefsizler dünyanın hiçbir yerinde yapamayacakları bir soygunu rahat rahat ülkemizde yapıyorlar ve hala ne yazıkki büyük çoğunluk bunun farkında değil ! Normal prosedür gibi algılanmış. Kimse nedir, ne değildir diye araştırma gereği bile duymuyor. Gidiyor ne istiyorlarsa veriyor sonrada gümrükten çektim diyor. Halbuki adamlar size zorla ithalat yaptırdı haberiniz yok...Ne beyannamesi,ne deposu? Şirket misiniz siz? Şahıssınız şahıs !

Bu yıl içerisinde UPS ile sırt çantası alan bir vatandaşın klavyesinden yaşadığı sıkıntı ve yaptığı masraflar aynen şöyle;

Alıntı:muayene müdürü ithalat rejimi kapsamında çekmeniz gerektiğini söylerse; gümrüğe gittiğinizde sizden şirketinizin olmasını veya bir mali müşavire vekalet vermenizi söylerler. bireysel ithalat yapma konusunda diretin ve bunun için şifre isteyin. böyle bir hakkınız var ve siz istemedikçe vermezler. 2 günüm bunun için gitti. ithalat beyannamesi doldurmak için kargonuzu getiren şirkete gidin ve beyanname için 250 lira istediklerini bunun haksız kazanç olduğunu ve yardıma ihtiyacınız olduğunu belirtin. 5 dakikada ups yetkilisi hiç bir bedel talep etmeden bu beyannameyi doldurdu( ürünlerim ups kargo ile gelmişti). bundan sonrası size düşen vergiyi ödeyip malınızı çekmek. duruma göre sarı veya kırmızı nokta çıkabilir bu yüzden antrepo'ya gidip tekrar muayane yaptırmanız gerekebilir. sarı nokta; direkt gidip malınızı çekersiniz (antrepo ücretini ödedikten sonra), kırmızı nokta; tekrar gidip muayene yaptırmanız gerekiyor.. (bana sarı nokta çıktı)

internette yapıtığım araştırmalar sonucu 150 tl ordino parası ödemem gerektiği ve bu bedelin de tamamen haksız kazanç olduğunu, ödemek zorunda olmadığımı öğrendim. kimse benden ordino parası istemediği için de ödemedim.

ürünümü çekmek için ödediğim vergiler ve diğer ücretler;
ithalat vergisi : 167 tl
bankaya :13 tl (beyanname için)
antrepoya : 65 tl
yol masrafları; sakaryada okuduğum için 2 kere bu şehirden gelmek zorunda kaldım ve antrepodan 2 kere taksiyle gittim toplamda yaklaşık 100 tl

TOPLAM: 325 TL

Yukarıda normalde "ordino" denen belgeyide satmak isterler ama insanlar yavaş yavaş uyandığı için artık bakıyorum onu istemeye cesaret edemiyorlar. Çünkü birçok gümrük müşaviri ordino diye bir belgenin varlığını dahi kabul etmiyor ve ödenmemesi gerektiğini savunuyor.

İkinci örnek ise, aşağıdaki vatandaş, DHL ile gelen fotoğraf makinası gümrüğe takıldığı için istenen ücretler sıkıntıları dile getirmiş.

Alıntı:DHL kargo gümrüğündeki elemanlarla konuştum bugün.
ürünü kendim alsam bile antrepo ücreti + 150 tl evrak ücreti + gümrük vergisi + kdv kesin alınacak dedi. (ekstra olarak gümrük çekim işlemleri ücreti)
ürünü geri göndermek istersem karşı taraftan da benden de hiç bir ücret talep edilmeyeceğini söyledi.
fakat ürünün geri gitmesi için, satıcıyla görüşüp ürünü hong kong DHL'e geri alması için bildirmesi gerekiyormuş. hong kong DHL'de burdaki şubeye dilekçe gönderecekmiş, yeni konşimento numarası filan çıkacakmış dediler. benim geri gönderme isteğim birşeye yaramıyor yani.

Şikayetvar'dan başka bir örnek,

Alıntı:Çinli firmadan 112$'a bir ürün aldım. Ve hızlı olur diye DHL'yi seçtim. Ancak ürün gelir gelmez gümrükte takıldı. Daha önce P** ile alıyordum ve hiçbir zaman gümrüğe takılmamıştı. DHL bana bir mail atarak Gümrük Belgesi gönderdi. 2 saat yol katedip gümrükteki binalarına gittiğimde benden ürünle ilgili evrak için 150 TL istendi + diğer vergi ve ücretlerle toplamda 400 TL'yi bulduk.

Ürünüm: çizim tableti. Telefon ya da radyo gibi bandrol gerektiren bir ürün değil. Neden gümrükte böyle bir işlem uygulandığı konusunda fikrim yok. Gümrüktekilere sormam için gereken evrakları ise DHL parayla satıyor.

Örneklere devam, (Buna yuh diyorum)

Alıntı:Honk Kong'tan aldığım 45 usd'lik cihazın gümrükte takıldığını söylediler ve e-postama bilgi gönderdiler. Bilgide 150.00 TL terminal ücreti 130.00 TL gümrük transit hizmeti ve antrepo ücreti adı altında bedel istediler. Ürün bedelinin kat kat üzerinde bir fiyat, devlet 150 euroya kadar müsade ederken bunlar neden böyle bir fiyat uyguluyorlar. Devletin posta merkezi bile %20-%30 vergisini alıp ürünü teslim ediyor. Bu yapılan bir nevi özel kargo firmalarının açık bir kanunu kullanması; ama gereken her yeri e-posta yağmuruna tutucağım.

Tüm bu örnekler bile özel kargoları kullanmamam için yeterli sebeplerdir.

Şimdi bu ürünler normal posta ile gelseydi durum nasıl olurdu? Çok basit, gümrüğe çağırılırdınız, ürün bedeli muafiyetin üstünde ise %20 tek ve maktu vergisini,değil ise 2-2,5 TL ardiye ücretini ödeyip, alıp çıkardınız. Bu kadar basit...

Bence gümrükler hakkında biraz fikriniz olsun. Özel bir şirkette ne kadar beklerseniz gümrük müdürlüğünde de o kadar beklersiniz. Öyle sabahtan akşama kadar beklemek falan yok. Nerden kim uyduruyor merak ediyorum?
Ayrıca 4 yıldır PTT nin adresime kadar getirmedi tek bir posta bile olmadı. En erken ulaşım rekorum 5 gündür hem de en adi posta şekli ile.

Arkadaşlar gözünüz açık olsun, bu itler resmen soyguncu,kahpe,vatan haini...
Malı taşırken 2-3 katı üstün hizmet vs. alıyorlar üstüne birde malı teslim ederken yok zart, yok zurt ücreti almaya çalışıyorlar. Biraz uyanık görürlerse sizi,itirazcı olursanız "işte bunu almayalım, hadi bunu da almayalım" diyebilecek kadar soysuzca yaklaşımlar içine girebiliyorlar.

Şimdi bana kimse anlatmasın ki, "yok efendim ben bunlardan memunum da işte başka kurumda daha zor olurdu da" falan da filan da.Soysuzluğun örneği yukarıda...Normal presedürü bilmeyince tabi memnun kalırsınız.Biraz araştırırsanız birçok örneğini bulabilirsiniz. Bunun birçok örneğine şahidim.

Tekrar üstüne basa basa yazıyorum asla ve asla normal prosedür bu değil ! Bunların yaptıkları resmen SOYGUNCULUK, GASP.
Normal posta ile gelen kişisel kullanıma ait,yasaksız bir üründe kesinlikle böyle bir muamele görmezsiniz ve işlemleriniz daha rahat olur.

Yoksa siz hala çok para verip iyi,üstün hizmet aldığını düşünenlerden misiniz? O zaman çok yanılıyorsunuz. Kazıklandınız haberiniz yok.

Bundan sonra kim özel kargo kullanır kim kullanmaz hiç beni alakadar etmez. Ben uyarımı yaptım,bundan sonrada yapacağım. Bunlarıda burada yerden yere vurdum ya o bana yeter. Gerçi kanun olsam tasma takar it gibi gezdirirdim ya bunları ayrı konu...

---

Alıntı:Diğer yandan - ithal beyannamesi durumunu benim kafamı karıştırdı.
O zaman peki nasıl oluyor da, özel kargo ile gelirken bu beyannameyi istiyorlar...? PTT istemiyor da, Özel kargo mu istiyor? Bu belki de Özel kargoyla PTTnin işlem mekanizmaları arasında olan farklılıktan doğmaktadır, ve bu durum özel kargoların kendi istekleri dışında olan bir şeydir - söyleceğim ama, bir taraftan da sizin söylemiş olduğunuz gibi - "bizi zorla beyanname" doldurtturuyor olabilirler. Çünkü o malı almak için depoda bizden beyanname istenmektedir. Bu yönden baktığımızda belki de aslında gereksiz bir işlemdir.
Buradan da 2 soru kafama takılıyor:
1) O zaman niye gümrük şubesi bu konuda susuyor? Yoksa aralarında gizli anlaşmaları mı var...?
2) Beyanname doldurarak ithal etmekle, PTTde vergi ödemek arasında maliyet açısından fark mıdır? Varsa ne kadar. [Bence yoktur, ama fark olmasa bile, o kadar masraf edip Istanbul'a gitmek yerine kendi ilinde rahatca almak artık koskoca rahatlık ve maliyetsizliktir)

Yahu sizin ne işiniz var depoyla,beyannameyle bu ithalat prosedürü ithalat... Sadece ithalatçıyı ilgilendirir depo ve beyanname,gümrük müşaviri. Sanki bir konteynır mal mı alıyorsunuz? Siz kişisel bir alışveriş yapıyorsunuz devletiniz buna izin vermiş,kanunla sabitlemiş. Gümrük müdürlüğünde böyle bir uygulama yok,yok yok ! Ben 4 yıldır alışveriş yapıyorum müsade edin bilelim biraz...Bunu dünyanın gelişmiş hiçbir ülkesinde yapamazlar bu şirketler çünkü vatandaşını koruyan çelik gibi kanunları vardır o ülkelerin. Sizi ayaklarına kadar çağırmalarının tek sebebi, tutrurabildiklerine o evraktı,bu evraktı depo masrafiydı diye geçirmek. Depo masrafı nedir bir kere yahu? Otele bıraksam daha ucuza gelir

Şimdi siz bence kafanıza takılan ilk soruyu konunun direk muhatabına sormalısınız. Müsteşarlığın bilgi edinme birimi var,en yetkili ağız onlardır. Zaten forumu ilgilendiren bir konu da değildir. Fakat, müsteşarlık ile bunların aralarının pek iyi olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.Yapılan şerefsizliğin farkındalar fakat kanunlaşamadığı için herkes kafasına göre at koşturabiliyor. Paranın herşeyi satın alabileceği bir ülkede yaşıyoruz,bilmem anlatabiliyor muyum? Detaya girersem hem yanlış anlaşılırız hem de konu dışına çıkarız. Yani bilmediğiniz çok ayrıntı var...

İkinci soruyu sorup cevabı bulmuşsunuz ama pes diyorum artık !

"Beyanname doldurarak ithal etmekle, PTTde vergi ödemek arasında maliyet açısından fark mıdır? Varsa ne kadar. (Bence yoktur)" demişsiniz ya pes vallahi pes ! Yukarıda örnekler verdim,şahısların bizzat klavyesinden, millet isyan ediyor duruma ki, bunların tam 10 katı daha örnek verebilirim.En basiti 45 Dolarlık ürüne 280TL masraf çıkarmış adamlar ki normalde bu ürünün vergisi bile yok Asıl bunu sorgulamanız lazımken, hala daha beyannameden başka fark bence yoktur ikisi arasında diyorsunuz. Vallahi çok şaşkınım...

Bence siz bu konuyu tekrar baştan sona okuyun atladığınız,anlamadığınız yerler var.
Zaten yeterince ve lüzumsuzluk derecesinde bu konuyu uzattık. Ama çok fena da olmadı, yapılan çakallıklar bir kez daha gündeme geldi. Bunları şimdi müsait bir vaktimde konudan ayrıştırıp, ayrı bir başlık altına toplamam gerekecek.

Bu konuda,kafa karıştırmamak adına daha fazla bilgi kirliliği istemiyorum.

Kolay gelsin.

Merhaba,
Bu konunun üzerinden çok geçmiş ama ben yeni rastladım.Özel kargoyla yaşadığım sorunlar nedeniyle googleda araştırma yaparken buldum.sikayetvar.com sitesindeki şikayetlerin aynısını yaşadım.Kargom bana teslim edilmiş gözüküyor ama gelen şey sadece zarf.105 dolarlık ürüne 700 liraya yakın para istediler.Önce beni Atatürk Havalimanı Gümrüğüne yönlendirdiler ürününüz gümrüğe takıldı diye.Ürünümün gümrüğe takıldığı falan yok tabii.Gümrük beni Fedex'e yönlendirdi Güneşli taraflarında bir depoları varmış gittim.Müşavirle görüşün dediler.Müşavirin bana söylediği ürününüz kozmetikmiş gümrüğe takılmış.Artık bu hangi gümrükse devletin gümrüğü olmadığı kesin.İçinde kozmetik olmadığını söyledim.Paketi kontrol edip döneceğini söyledi.Döndü ürün etiketinin köşesindeki minik bir yerin fotoğrafını çekmiş cep telefonuyla, paketin içindeki etiketin üzerinde minicik bir yerde barmbleberry soap making supplies yazıyor.Brambleberry satın aldığım site ve sabun yapım malzemeleri ve başka bir sürü şey satıyor.Ama benim aldığım şey ne bir sabun ne sabun yapma malzemesi nede kozmetik.Müşavire bunun ürün içeriği olmadığını sadece şirketin ne tarz ürünler sattığıyla ilgili bir bilgi olduğunu koskoca etikette kocaman puntolarla yazan ürün içeriğine bakmayıp neden ürün içeriğiyle hiçbir alakası olmayan bir yazıyı çekip getirdiğini sordum.Söylediği şey ben gördüğüme bakarım.Açıklamaya çalıştım defalarca ama niyetinin ne olduğu gayet açık.Paketi parayı vermeden vermiycek.Bence siz görmek istediğiniz şeyi görmüşsünüz sizinle tartışmayacağım dedim.Çıkmadan önce devletin gümründen geçmiş bişeyi nasıl vermiyosunuz diye sordum.Bana devletin gümrüğü istediği kadar geçirsin ben geçirmiyorum dedi.Bu cüreti elbet bir yerlerden alıyor.Eve döndüm amerika fedexi aradım.Beni yalancılıkla suçladılar.Ama bu işin peşini bırakmayacağım.Mümkün olan her şekilde hakkımı arayacağım.Şikayet var'a şikayetimi bildirdim ama Fedex'in hiçbirine geri dönmemesinden anlaşıldığı üzere umurlarında değil.Artık paketimdende paramdanda vazgeçtim ama bu yapılanı kabul edemiyorum.Aslında bu kadar çok mağdur insan var.Bir araya gelinse bir dilekçe yazılsa v.s belki işe yarar ama o kadar insanı bulup toplamak zor gözüküyor.Yinede ben kendi adıma hukuki yollardan hakkımı arayacağım.

Yazı için teşekkürler ve geçmiş olsun demekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.

Yukarıda yazdığım gibi; bu şerefsizler dünyanın hiçbir yerinde yapamayacakları soygunu çok rahat bu ülkede yapabiliyorlar.

Bu yazınız da kapak olsun hala inanmayanlara. İnşallah adamoğluadamın biri görür de nasıl bir soygun yapıldığını anlar

Umarım bir gün yurtdışından alışveriş yapan herkes bu soygunun farkına varır, bu firmalara sinek avlatırız. O zaman anyayı konyayı görürler. Bu forum ayakta olduğu müddet, bunları sinek gibi ezecek, hiç kimseye tavsiye etmeyecek...

Çok teşekkür ederim ama keşke alışveriş yapmadan önce bunları okumuş olsaydım.Yarın tüketici makemesine başvuruyorum.Gümrük Müsteşarlığı ve Başbakanlığa dilekçe yollayacağım.Amerika Fedexten telefonda yardım alamadım.Fedex Amerikanın Genel merkezine fax yollayacağım.En son çare savcılığa suç duyurusu.Tabii bunlar ne derece işe yarar bilemiyorum.Ben böyle bir hataya düştüm araştırmadan etmeden alışveriş yaptım.Lütfen ama lütfen bu yazıyı okuyacak olanlar aynı hataya düşmesin.Çoğu insan paketini alamayınca vazgeçmiş hakkınızı arayın lütfen yaptıkları yanlarına kalmasın.Mağdur olan herkes bu işin peşine düşse kısa sürede duyulur.Lütfen sessiz kalmayın

Gelişmeleri bizimle de paylaşırsanız belgelerine kadar yayınlarız forum da...İmkanım, vaktim olsa 10 yıl da sürse de hepsini verirdim mahkemeye.

Sayın yetkililer yurtdışı alışverişi kısıtlayacaklarına, bu hainlerin dolandırıcılık kabiliyetlerini kısıtlasalar daha iyi olmaz mı?

Ben de bugün gelişmelerden haberdar etmeyi düşünüyordum ki yorumunuzu gördüm.Hemen bugün olanları anlatayım.Bugün Tüketici mahkemesine başvurmak üzere hakem heyetine dilekçemi vermeye gittim.Ama ne yazıkki dilekçemi kabul etmediler.Benden önce olayı anlatmamı istediler ben de anlattım benimle ilgilenen kişi kendisinin eski gümrük müdürü olduğunu talep edilen paraların normal olduğunu söyledi.Fedex'in bir kargo firması olduğunu bu yüzden normal posta gibi işlemediğini söyledi.150 tl ordino ücreti istediklerini söylediğimde, her kargonun bir ordinosu olması gerektiğini ordino belgesinin o paketin nüfus kağıdı gibi olduğunu ve özel kargo fimasıyla gelen bir ürünün nüfus kağıdı olmadan ülkeye giremeyeceğini söyledi.Ürünümü ticari olarak sınıflandırmış olabileceklerini ,Fedexteki müşavirin normal gümrüğe bağlı çalıştığını Fedex'in kendi elemanı olmadığını söyledi.Peki paketimin bana teslim edilmiş gözükmesine ne diyorsunuz dedim cevap veremedi.Senin işin burayla değil ticari mahkemeyle Çağlayan'a gidip oraya başvurman lazım dedi.Peki paketimi nasıl neye göre ticari işaretliyorlar dediğimde gülerek neye göre olduğunu bilmiyorum öğrenirsen bizi de bilgilendir biz de öğrenmiş oluruz dediler.Doğal olarak sinirlerim alt üst oldu.Hakkımı arayamıyorum bile .Bugün tanıdık bir avukata ulaştım bir kaç gün içinde konuşup neler yapabileceğimize bakacağız.Gelişmeleri paylaşmaya devam edeceğim.

İlk bakışta gürüştüğünüz şahıs haklı gibi görünüyor fakat durum o kadar basit değil işte !

Bunlar kanunlarda ki boşlukları öyle güzel yakalamışlar ki izahate gelince aynen yukarıda yazdığınız gibi; "Fedex'in bir kargo firması olduğunu bu yüzden normal posta gibi işlemediğini söyledi.150 tl ordino ücreti istediklerini söylediğimde, her kargonun bir ordinosu olması gerektiğini ordino belgesinin o paketin nüfus kağıdı gibi olduğunu ve özel kargo fimasıyla gelen bir ürünün nüfus kağıdı olmadan ülkeye giremeyeceğini söyledi.Ürünümü ticari olarak sınıflandırmış olabileceklerini ,Fedexteki müşavirin normal gümrüğe bağlı çalıştığını Fedex'in kendi elemanı olmadığını söyledi"

Bu kısım önemli...Sonuçta bizler 1 konteynır mal almıyoruz, bu işin ticaretini yapmıyoruz, şirketlerimiz,gümrük müşavirlerimiz yok... Kanunun müsade ettiği ölçüde ay da 1 veya 2 kere kişisel bir ihtiyacımızı alıyoruz. Sırf bir özel kargo tercih ettik diye neden bir ton belge veya ithalatçı ile aynı muameleyi görüyoruz?

Bunun tek bir açıklaması var; bunun ayrımını yapmak istemiyorlar, "biz tuttuğumuza geçiririz" mantığıyla hareket ediyorlar.

Yukarı da görüştüğünüz beyfendi herhalde mevzuatı bilmediğinden eski işini bırakmak zorunda kaldı. Çünkü ordino denen paçavrayı Gümrük Müsteşarlığı kesinlikle kabul etmiyor

Biizat müsteşarlığın açıklaması şu şekilde;

Alıntı:27.05.2008 tarih B.02.1.GÜM.0.06.00.07-203-4410 sayılı yazıda, bakınız Gümrük Müsteşarlığımız ne diyor?

"Bilindiği üzere, ülkemizin AB ile gümrük birliğine girmiş olması nedeniyle Türkiye-AB Ortaklık Konseyinin 1/95 sayılı kararı gereğince, gümrük işlemlerini basitleştirmek ve Gümrük Mevzuatını AB Gümrük Mevzuatı ile uyumlu hale getirmek amacıyla hazırlanan ve 05.02.2000 tarihinde yürürlüğe giren Gümrük Kanunu ile gümrük işlemlerinde kullanılan belge sayısının azaltılması amaçlanmış ve bir kısım belgeler kaldırılmış bir kısmı da topluluk standartlarına uyumlu hale getirilmiştir.

Gümrük Mevzuatında ordino gibi bir belgeye yer verilmemiş olup, gümrük işlemlerinde ordino yerine taşıma senedinin alıcı nüshası üzerinde işlem yapılmaktadır.

Bu itibarla, Gümrük Mevzuatında yeri olmayan bir belge için ücret ödenmesi hususunun gümrük idareleri ile bir ilgisi olmadığından, Müsteşarlığımızca yapılacak bir işlem bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, kanun ve mevzuatın öngördüğü ücretler dışında herhangi bir ücretin gümrük idarelerince tahsil edildiğine ilişkin somut olayların bildirilmesi halinde gerekli değerlendirme yapılacaktır."

Detaylı kaynak: http://www.ekohaber.com.tr/index-ekohabe...-5620.html

Ek olarak aşağıda ki linkte de avukat bey çok güzel bir açıklama yapıp, yol göstermiş.
http://www.hukuki.net/showthread.php?799...uz-varm%FD

Fakat "ah şu kanunda ki boşluklar..."

Konuya hakim sıkı bir avukat bunların canına okuyacaktır ama aynı zaman da işinizden, gücünüzden, vaktinizden, sinirlerinizden olacaksınız...

Belkide bunlar için bunca eziyete girmenize gerek yok. Bu yazıları okuyan ve daha önce bu firmalar tarafından mağdur edilen arkadaşlar buraya fikirlerini yazarsa daha çok sesimiz çıkar...